Glossary entry

English term or phrase:

cedar orange

Turkish translation:

somon rengi

Added to glossary by Özden Arıkan
Jan 30, 2004 14:50
20 yrs ago
English term

cedre orange

English to Turkish Art/Literary Photography/Imaging (& Graphic Arts) color/ colour/ renk
i found cedar instead of the cedre, but i am looking for 'cedre orange' and 'cedre lemon'. These are from a cockteil book again.
Change log

May 8, 2005 07:03: Özden Arıkan changed "Field (specific)" from "Botany" to "Other"

Apr 21, 2006 12:42: Özden Arıkan changed "Field" from "Other" to "Art/Literary" , "Field (write-in)" from "(none)" to "color/ colour/ renk"

May 20, 2006 01:57: Özden Arıkan changed "Field (specific)" from "Other" to "Photography/Imaging (& Graphic Arts)"

Proposed translations

+2
16 mins
Selected

somon rengi; turuncu/kavuniçi (?)

sanıyorum bu şu aralar sık kullanılır bir renk adı haline geldi; aslında buna ya kavuniçi ya turuncu da deniyor, ama özür dilerim, iki rengi birbirine karıştırıyorum sürekli. yani bu ya bir renk adı -elinizdeki metne bu haliyle oturtabiliyor musunuz, bilmiyorum- ya da iki kelime ayrı ayrı, yani sedir (veya sedirağacı) ve portakal. bu arada, cèdre orange, fransızca; ingilizcesi cedar orange. internette arayınca ikisi daha çok ayrı ayrı çıkıyor ("cedar", "orange" gibi) o zaman iki ayrı bitkiden söz edildiğini anlıyoruz; bir arada (
"cedar orange" diye) çıktıkları az sayıdaki linkte de renk adı olarak geçiyorlar. aşağıdaki linklerde rengi tam olarak görebileceğiniz fotoğraflar var:
1. linkte, "cedar spice" başlıklı fotoğrafa bakın; aşağıdaki metinde, fotoğraftaki sabunun "cedar orange" renginde olduğu anlatılıyor.
2. ikinci linkte resim bulunmamakla birlikte, cedar orange ve clarity orange diye iki ayrı renk tonundan söz edilmekte olduğunu göreceksiniz.

--------------------------------------------------
Note added at 55 mins (2004-01-30 15:45:14 GMT) Post-grading
--------------------------------------------------

cedre lemon ise ilginç sonuçlar verdi:
1. böyle arayınca yine hep fransızca linkler çıktı ve hepsinde de (topu topu 3 tane zaten) ikisi arada virgülle, ayrı kelimeler olarak geçiyordu.
2. bunun da \"cedar lemon\" olabileceğini düşünerek arayınca \"cedar lemon\" ya da \"cedar\'s lemon\"ın latince adı Pinus halepensis ya da halapensis olan bir ağaç olduğu sonucu çıktı.
3. bu ağacın türkçe adı da Halep çamı imiş ve tükenmekte olan bir türmüş, hatta Sırtlandağı Ulusal Parkı\'nda koruma altına alınmış.

sedir ve limon (cedar & lemon) yine yan yana bol miktarda geçiyor ve tütsü, mum, sabun gibi ürünleri kokulandırmada en çok kullanılan bitkilerden ikisi olduğu anlaşılıyor. halep çamı da yine kokulandırma amacıyla kullanılıyor olabilir (diye düşünsek de, soyu tükenmekte olan bir ağacın bu amaçla kullanılması biraz zor) ve belki kokteyllere de yine bu amaçla konuyordur.
Peer comment(s):

agree Emine Fougner : ayni fikirdeyim. Aslinda "cedar" rengi, yani koyu bir renk. Ama senin tanimin dogru somon renginden biraz daha koyu bir renk olusturuyor. Iyiki hatirlattin: Onlara burda "blood orange" denir, turkiye'dede "kan portakali" derler. Iste o rengi soyluyor
1 hr
sağol, yalnız "kırmızı portakal" diye bir sözlük girişi hiç içime sinmedi benim :(
agree senin
19 hrs
Dankjewel
Something went wrong...
4 KudoZ points awarded for this answer.
9 mins

see definition...

Oxford English Dictionary (2nd Ed.)

cedre
[Fr., ad. It. cedro citron.]
cedre = cedrat

cedrat: a variety of citron or lemon
Something went wrong...
Term search
  • All of ProZ.com
  • Term search
  • Jobs
  • Forums
  • Multiple search